Sadece futbolda değil başka alanlarda da bizim kadar sürekli biçimde aynı filmleri izlemekten bıkmayan bir başka toplum var mıdır?
Futboldaki durum şöyle: Her sezon kuralar çekilir, iri iri birtakım laflar edilir, iddialı görüşler ortaya konulur, esip gürlenir falan filan...
Sonra takımınız sahaya çıkar ve bekleneni veremez... Çoğu kez zayıf rakipler karşısında bile fiyasko yaşanır, orta karar denilebileceklerle hiç başedilemez, güçlüler konuşmaya bile değmez...
Onun arkasından da, işte efendim sezon başıydı, henüz hazır değildik, hakem aleyhimize çalışmıştı, rakip çok sertti falan filan...
Sonuç: Artık gelecek sezonlara bakacağız. Bu yıl deneyim kazandık, gelecekte başarılı olacağız...
Bursaspor'un geçen sezonki Şampiyonlar Ligi hüsranına böyle baktık. Bu yıl zayıf bir rakip karşısındaki sıkıntılarını görmezden geldik. Ancak Anderlecht gibi orta karar bir rakiple eşleşince gerçekler bir kez daha canımızı sıktı.
Üstelik Yeşil Beyazlı takım belki de uzun süredir ilk kez şanslı denilebilecek bir 45 dakika yaşadı. Kalesinde görebileceği gollerin önlenmesinde de şanslıydı, nasıl olduğunu kimsenin pek anlayamadığı penaltıyı hakemin görmesinde de...
Ama hepsi o kadar!
Anderlecht'in ilk yarıda bulamadığı golü ikinci 45'te atabileceğini görmek için futboldan uzun boylu anlamaya gerek yoktu. Değişim dönemindeki Bursaspor tek ayak üzerinde yakalanmış gibiydi. Bırakın golün üzerine ikinciyi koyabilmeyi, yenilmemeyi bile beceremedi.
Aslında Bursaspor'un sorunu geçen sezon da buydu. Yeşil Beyazlı takımın futbolu bu seviyedeki mücadeleyi kaldırabilecek kadar olgunlaşmadı. Rakibin daha olgun ve bu tür mücadelelerde ağır basan futbolu karşısında bizimkinin bir kademe aşağıda kalışı çok belirgin biçimde kendini gösterdi.
Bursaspor, Süper Lig'de bile geçerli olamayacak kadar dağınık ve yetersizdi. Belli bir oyun planına sahip olduğunu söylemek bile zordu. Hiç olmayan takım oyunu ve bireysel yetersizlik denkleminden başka bir sonuç çıkması mümkün değildi. Maçta başka goller olsa onları da Bursaspor değil rakibi atardı.
Genç golcüsü Lukaku'yu Chelsea'ye sattı diye sevinilen rakip, Bursaspor'un iki katı daha fazla gol pozisyonu üretti... İbrahim Kaş'ın gördüğü anlamsız ikinci sarı, aslında rakip karşısındaki çaresizlikten doğan bir bunalımı anlatıyordu.
Şimdi deplasmandaki maça dönük bazı masallar anlatıp hayaller kurabiliriz ama kendimiz söyler kendimiz dinleriz. O anlattıklarımız Avrupa'da pek duyulmaz. Duyulsa da ciddiye alınmaz.
Gelecek sezona bakacağız
19 Ağustos 2011 11:47
![Gelecek sezona bakacağız](https://media05.ligtv.com.tr/img/news/2011/8/19/rs_buranrd.jpg)