G.Saray Başkanı Ünal Aysal'ın, özel davetlisiydim...
Aynı yerde, Ali Kırca, M.Ali Birand, Hasan Cemal, Mustafa Sarıgül, Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, değerli dostum Kanat Atkaya, Ata Sagun ve Lütfı Arıboğan derbiyi birlikte izledik.
Bitiş düdüğü çaldığında herkesin ortak düşüncesi; galibiyeti kaçıran tarafın kesinlikle G.Saray olduğuydu. Başkan; "70 dakika üstün olan bizdik ama inanamıyorum. Futbol da böyle şeyler de oluyormuş. Yıllar sonra galibiyete ilk kez bu kadar yaklaştık ama olmadı. Sow'un şutunda top ağlara giderken aynı şans son saniyede Milan Baros için geçerli olmadı" dedi.
Herkes üzüntülüydü. İlk 20 dakikada hayal kırıklığı yaşayan topluluk, inanamadı. "Nasıl olur? Nasıl bu kadar üç top yapamayız" diye ahlanıp vahlandı. 30. dakikadan itibaren herkes ayaktaydı. Çünkü oynayan taraf G.Saray'dı.
Eğri oturup doğru konuşmak lazım, 2-0'dan sonra F.Bahçe karşısında 2-2'yi yakalamak o kadar kolay birşey değil. 20 dakikada G.Saray, sıfırın altında futbol oynadı.
Tanıyamadım. "Bu mu G.Saray" diye düşündüm ama sonra herşey tersine döndü. Elmander'le gelen gol herkesi umutlandırdı. F.Bahçe geri vitese taktı, G.Saray üstüne geldi, sahanın her yerine hakim oldu. İkinci yarıda yine G.Saray vardı. Bu kez Aykut Kocaman'ın Stoch ve Alex'i çıkarması inanılır gibi değildi. G.Saray'ın ekmeğine adeta yağ sürdü. Başkan Ünal Aysal heyacanını gizlemeye çalıştı ama bulunduğumuz yerde bir sağa bir sola gidip durdu, sürekli yer değiştirdi. Adnan Öztür hiç oturmadı. En heyecanlı büyüğüm Hasan Cemal'di. Sonra Ali Kırca, sonra M. Ali Birand... "G.Saray gol atacak" diye hep birbirlerine taktikler verdiler. G.Saray bağıra çağıra gole yaklaşırken Hakan Balta skoru eşitledi. G.Saray 11 yıl sonra galibiyete bu kadar yakındı ama olmadı. Bundaki en büyük etken futbol şanssızlığıydı. İnanmak istiyorum ama inanamıyorum. Sow'un kaleye arkası dönük vurduğu şut ağlara giderken, Baros'un son dakika içindeki topu kaleci de yoktu direkten döndü. Daha bunun gibi nice pozisyonları G.Saray kullanamadı. Galibiyeti kaçıran taraf G.Saray'dı. Müthiş derbi için herkese sonsuz teşekkürler.
Bahri Havadır, derbiyi Ünal Aysal ile izledi, başkanın 90+4'e tepkisini yaşadı
TOPUN CANI İSTEMEDİ
Başkan 90 dakika yerinde duramadı, hep yer değiştirdi; "70 dakika biz üstündük, yıllar sonra galibiyeti ilk kez bu kadar yaklaştık ama olmadı" dedi
Baros'un direkten dönen topu için Aysal bombayı patlattı: Topun canı var diyorlar. Olmaz ki! Sow'unki girdi, o top girmedi. Çok büyük şanssızlık
G.Saray Başkanı Ünal Aysal'ın, özel davetlisiydim...
Aynı yerde, Ali Kırca, M.Ali Birand, Hasan Cemal, Mustafa Sarıgül, Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, değerli dostum Kanat Atkaya, Ata Sagun ve Lütfı Arıboğan derbiyi birlikte izledik.
Bitiş düdüğü çaldığında herkesin ortak düşüncesi; galibiyeti kaçıran tarafın kesinlikle G.Saray olduğuydu. Başkan; "70 dakika üstün olan bizdik ama inanamıyorum. Futbol da böyle şeyler de oluyormuş. Yıllar sonra galibiyete ilk kez bu kadar yaklaştık ama olmadı. Sow'un şutunda top ağlara giderken aynı şans son saniyede Milan Baros için geçerli olmadı. Topun canı var diyorlar. Olmaz ki, topun canı istemedi" dedi.
DERİN BİR HAYAL KIRIKLIĞI
Herkes üzüntülüydü. İlk 20 dakikada hayal kırıklığı yaşayan topluluk, inanamadı. "Nasıl olur? Nasıl bu kadar üç top yapamayız" diye ahlanıp vahlandı. 30. dakikadan itibaren herkes ayaktaydı. Çünkü oynayan taraf G.Saray'dı.
Eğri oturup doğru konuşmak lazım, 2-0'dan sonra F.Bahçe karşısında 2-2'yi yakalamak o kadar kolay birşey değil. 20 dakikada G.Saray, sıfırın altında futbol oynadı. Tanıyamadım. "Bu mu G.Saray" diye düşündüm ama sonra herşey tersine döndü.
BAŞKAN TOTEM Mİ YAPTI
Elmander'le gelen gol herkesi umutlandırdı. F.Bahçe geri vitese taktı, G.Saray üstüne geldi, sahanın her yerine hakim oldu. İkinci yarıda yine G.Saray vardı. Bu kez Aykut Kocaman'ın Stoch ve Alex'i çıkarması inanılır gibi değildi. G.Saray'ın ekmeğine adeta yağ sürdü. Başkan Ünal Aysal heyacanını gizlemeye çalıştı ama bulunduğumuz yerde bir sağa bir sola gidip durdu, sürekli yer değiştirdi.
HASAN CEMAL'İN HEYECANI
Adnan Öztür hiç oturmadı. En heyecanlı büyüğüm Hasan Cemal'di. Sonra Ali Kırca, sonra M. Ali Birand... "G.Saray gol atacak" diye hep birbirlerine taktikler verdiler. G.Saray bağıra çağıra gole yaklaşırken Hakan Balta skoru eşitledi.
G.Saray, 11 yıl sonra galibiyete bu kadar yakındı ama olmadı. Bundaki en büyük etken futbol şanssızlığıydı. İnanmak istiyorum ama inanamıyorum. Sow'un kaleye arkası dönük vurduğu şut ağlara giderken, Baros'un son dakika içindeki topu kaleci de yoktu direkten döndü. Daha bunun gibi nice pozisyonları G.Saray kullanamadı. Galibiyeti kaçıran taraf G.Saray'dı. Müthiş derbi için herkese sonsuz teşekkürler.
Umutlar avucun içinden akıp gitti
18 Mart 2012 19:39