Dün geceden beri herkes, Terim’in 4-4-2 değil 4-1-4-1’le maça başlamasını konuşuyor muhtemelen...
Tabii ki müsabakaları sistemler kazanmıyor, öyle olsa (hemen herkesin 4-3-3 varyantlarını oynadığı şu günlerde) neredeyse bütün maçların berabere bitmesi lazım! Ama eğer bugünkü Elmander’li G.Saray’dan söz ediyorsak sistem her zamankinden biraz daha fazla önem arz ediyor.
Nedeni de şu: Elmander, Inzaghi gibi, Adebayor gibi, Gekas gibi klasik santrfor kalıbına uymayan, dünyada benzeri az olan garip bir uç oyuncusu. Asli vazifesi olmayan işleri yapma konusunda o kadar istekli ve o kadar başarılı ki, onu bu haliyle bir sisteme uydurmak yerine sistemi ona uydurmak zorunda kalıyorsunuz! İyi savunma yaptığı için, asisti çok aradığı gibi, bazen gereğinden fazla paylaşımcı ve yardımsever olduğu için onu muhakkak ileride bir santrfor partnerle kullanmak durumundasınız. Kullanmadığınızda/onu yalnız bıraktığınızda verimsizleşiyor, iyi niyeti üretkenliğe dönüşmüyor, indirdiği topları kazanan olmuyor, boşalttığı alanlar dolmuyor. Dün koca bir ilk yarı Galatasaray için böyle geçti; ikinci devrede de Sercan’ın zemine alışması yarım saat aldığı için Elmander’i tamamlayamadı, sarı-kırmızılılar Kasım’dan beri hücumda en etkisiz günlerini geçirdiler.
İkinci devrede Terim yine Terimliğini yaptı: Kazım’ı sağ beke çekerek bir şok tedavi aradı. Ama Eskişehir (Diego destekli) Volkan-Dede’yle solu iyi kullandığı için Kazım hemen hemen hiç çıkamadı, o plandan Terim umduğu sürprizi bulamadı. Oysa elinde Ujfalusi-Hakan gibi stoper özellikli iki bek varken Terim pekâlâ bu tarz maçlarda (20-25 dakika baskı aradığı dönemlerde) üçlü savunmaya dönebilirdi...
Eskişehir’se Yanal’la (üstelik orta sahada Veysel’siz) bir adaptasyon süreci yaşıyor, onu da hiç fena geçirmediğini söyleyebiliriz. Zaten buzlaşmış zemin her iki takımı da, Engin, Emre, Tello, Kamara gibi yetenekli oyuncuları durdurarak etkiledi. Bu ortamda Eskişehir’in topa rakibi kadar sahip olması, oyunu rakip sahada daha fazla oynamaya çalışması takdire değer. Zaten bu sezonun başından beri bir gol sorunları var, dün de Yanal 0-0’dan rahatsızlık duymayıp 89’a kadar değişiklik yapmayınca bu maçın da golsüz bitmesi sürpriz değil.
Üçlüye dönebilir miydi?
23 Ocak 2012 10:50