"Ölüm kalım maçı değil"

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, Şampiyonlar Ligi H Grubu 3. maçında yarın Romanya'nın Cluj takımı ile yapacakları karşılaşmayı kazanmak için ellerinden geleni yapacaklarına inandığını söyledi.

Terim, sarı-kırmızılı futbolcu Umut Bulut ile birlikte Florya Metin Oktay Tesisleri'nde düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, kazanmak için iyi şeyler yapmaları gerektiğini belirterek, ''Açıkçası başarılı olmak için sahada her şeyi yapacağımıza inanıyorum. Kazanmak için sahada iyi şeyler yapmak lazım. Az hata yapmak, futbol adına güzel şeyler üretmek lazım. Bunu da yarın sahada yapacağımıza inanıyorum'' dedi.

Rumen ekibine, gruptaki diğer rakipleri gibi değer verdiklerini ve saygı duyduklarını dile getiren Terim, ''Bugüne kadar yaptıklarıyla da bunları hak ettiklerine inanıyorum. Futbolun bu kadar güzel ve popüler olmasının sebebi her takımın birbirine çok yakın oluşu. Büyük uçurumların olmaması ve farkların ortadan kalkmasıyla, maçlar her türlü sonuca açık ve her türlü sürprizi bekleyebilecek hale geldi. Bütün teknik adamlar ve futbolcular da bunun bilincindeler. Artık karşılaşmaların skorlarını önceden tahmin etmek kolay değil hatta mümkün değil. En az hata yapan ve bu hatalarına rakip tarafından en az ceza kesilen takımlar kazanıyor. Biz bunun bilincinde hazırlandık, yarın inşallah arenada oyuncularımızın sonuca yansıdığı bir gün yaşarız'' diye konuştu.

Cluj'un grupta aldığı sonuçlarla iyi bir takım olduğunu kanıtladığını dile getiren Terim, Rumen ekibinde dikkat edilmesi gereken oyuncuların bulunduğunu, bunlardan birinin de Bastos olduğunu dile getirdi.

''Oyun anlayışımızdan ödün vermeyeceğiz''
Tecrübeli teknik adam, Cluj maçının kendileri için bir kader karşılaşması olmadığını vurgulayarak, oyun anlayışlarından ödün vermeyeceklerini dile getirdi.
Gruptaki konumları çerçevesinde yarın nasıl bir planla oynayacaklarına yönelik bir soru üzerine Terim, şunları kaydetti:
''Bir defa baştan şunu hatırlatmak isterim; bu bizim için ne ölüm kalım karşılaşması ne de bir kader karşılaşması. Böyle bir şey bizim için söz konusu değil. Baktığınız zaman Galatasaray'ın bir oyun anlayışı var, bu oyun anlayışını da hiçbir zaman terk etmedi. Belki zaman zaman ufak tefek saha içinde değişiklikler yaptı ama hiçbir zaman özünden uzaklaşmadı. O yüzden biz de Cluj da biliyor ki Galatasaray o oyun felsefesiyle hareket edecektir. Bundan hiçbir ödün vermeyeceğiz, tam tersi daha fazla hücum yapmamız, daha fazla baskı yapmamız lazım. Bence takımım son maçlarda bundan biraz ödün verdiği için bazı şeyler olmuştur. Kaybetsek bile bundan ödün vermemiz lazım. O yüzden felsefemizde bir değişiklik olmayacak, oyununun kontrolünü elinde bulunduran bir Galatasaray olacak.''
Galatasaraylı taraftarların yarınki karşılaşmada önemli bir etken olacağını anlatan Terim, ''Taraftarlarımızın desteği çok önemli. Bu önemli oyunun itici gücü taraftar olmalıdır, çünkü maçın başından sonuna kadar destek vermesi, motivasyonumuzu arttırır. Başarımız için de çok önemli bu. Yapılan çok kötü hareketlere, çok fahiş hareketlere bile tepki vermemeleri, maçın sonuna kadar beklemeleri bizim için çok önemli. Çünkü Galatasarayın taraftarla bütünleştiği zamanlardaki sonuçları hepimiz çok iyi biliyoruz. İnşallah yine öyle olacaktır'' ifadelerini kullandı.

Problem bir arada fazla çalışamamak
Fatih Terim, şu anki en büyük problemlerinin bir arada fazla çalışamamak ve aşırı güven olduğunu dile getirdi.
Sarı-kırmızılı takımın savunmada yaptığı hatalar ve kalesinde çok gol görmesiyle ilgili bir soruyu Terim, şöyle yanıtladı:
''İstatistikleri verirken, tam vermek lazım ki konularımız iyice anlaşılabilsin. Galatasaray bildiğim kadarıyla en çok gol atan takım. Bu kadar golü arayan ve bu kadar çok pozisyona giren ve en çok gol atan bir takımın çeşitli zaafları olması çok doğal. Zaten biz bunu göz önüne alıyoruz. Zaman zaman ferdi hatalar olabilir, bu zaten çok uzun zamanlar bir daha olmaz. Bizim şu andaki problemimiz bir arada fazla çalışamamak. Nedenini söyleyeyim. 14 oyuncu aşağı yukarı bir takım demek, çok kolay bir şey değil. Herkes veriyor bunu ama geri gelen arkadaşlarımızın bizimle biraz daha fazla çalışması gerekiyor. Taktik halinde antrenmanlarımızı biraz daha fazla yapmamız gerekiyor. Bir sebep bu olabilir. İkincisi aşırı güvenimiz. Güven çok güzel bir şey ama bazen aşırısı zarar verebilir. Geçen sene Muslera'nın bir gol yememe rekoru oldu. O zaman demek ki sistemde bir arıza yok. Sistemin bazı dişlilerinde bir takım arızalar olabilir, bu arızaları da antrenmanla gideririz. Eğer bu arızalar o oyuncularda devam ediyorsa, o zaman başka oyuncularla gideririz. Ben tam tersi sistemde biraz daha fazla hücum oynamamız gerektiğini düşünüyorum. Hata bazen defans biraz geride olduğunda kızıyorum. Çünkü ben en iyi defasın rakip sahada yapıldığına inanıyorum. Son maçlarımızda yaptığımız bazı defansif hataları, bizim olgunluğumuzdaki bir takımın yapmaması gerekiyor ama oluyor bunlar, düzelecektir.''
Fatih Terim, olumsuz sonuçların futbolcuları psikolojik yönden etkilemesinin doğal olduğunu vurgulayarak, ''Puan kaybına uğradığınız zaman moral bozuklukları ve baskı altında kalabilirsiniz. Bunu bir problem olarak ortaya koymamamız lazım, bu problemi yönetmemiz lazım. Biz yarınki maça, klasik olarak 'çıkış yakalayacağız, önümüzdeki maçlara bakıyoruz' demeyelim de, Şampiyonlar Ligi'nde oynadığımız iyi maçların bu kez sonuca yansımasını dileyelim. Çünkü sonunda zaten Türkiye Ligi için en az puan kaybeden şampiyon oluyor. Göreceğiz, bakalım kim az puan kaybedecek, kim en fazla puan alacak'' diye konuştu.
Engin Baytar'ı yarınki maçın kadrosuna alacağını belirten Terim, Burak'ın dizinde ağrısı olduğunu, Semih'in ise hafif bir sakatlığı bulunduğunu belirterek, bu futbolcular hakkındaki kararını antrenmandan sonra vereceğini bildirdi.

''Ben hayatım boyunca başkana bağlı olarak çalıştım''
Son zamanlarda Galatasaray Sportif A.Ş.'nin yönetim kurulunda da yer alacağı yazılan Terim, bu yöndeki bir soru üzerine şöyle konuştu:
''Ben hayatım boyuca başkana bağlı olarak çalıştım. Ben 1990 yılında milli takıma geldiğimde Şenes Bey'e bağlıydım. Mukavelemde de var bu, onun için herhangi bir şey söylemenin gereğini duymuyorum. Başkan da zaten arayarak bu nezaketi telefonda gösterdi. Sorarsanız, söyleyecektir size. Bana soracağınıza ona sorsanız daha iyi bence. Bunun dışında başka bir şey olamaz. Böyle şeyler benim adıma çok önemli değil. Çünkü zaten bunlarla uğraşacak zamanım da yok, açıkçası uğraşmanın gereği de yok. Bana bunun dışında böyle bir şey tebliğ edilmediği için boşuna konuşmuş olurum. Bugün bence bunun zamanı değil. Galatasaraylıları da en doğru şekilde bilgilendirmek için bu soruları muhataplarına sorarsanız, direkt cevabı alırsınız.''
onuştu.