Mahkumiyetin bedeli

Her anlamada sahada mahkum bir futbol oynadığımızdan, bedelini en azından beraberlik olarak düşündüğümüz karşılaşmadan çok kötü bir sonuçla ayrıldık. Zaten grup ikincisi olabilme motivasyonu bile, mahkumiyetin gerçeği değil mi? Tek satırla anlatmak gerekirse ekolü olmayan futbolumuz Alman ekolünün karşısında dağıldı. Sahada bizimkiler de dahil en az 15-16 Alman ekolünün yetiştirdi futbolcu vardı.

İki takım arasında net futbol farkı takım oyunu ile ekol bütünlüğünün dağınık ve şahsi futbol oynama yetersizliğiydi. Hiddink’in ‘misyoner’ olma rahatlığı bizim için yetersiz kaldı. Arda ve Hamit’li takımımızda Burak golcü olarak sahaya sürülürken orta alanda Aurelio ile Selçuk fiziki güç olarak düşünülmüş. Ama ilk yarıda daha kontrollü oynayan Panzerler ikinci yarıda bizi kendi rahatlıkları ve sistem alışkanlığıyla kolay çözdüler. 35. dakikada yediğimiz ilk golün kaleci dahil iki pasta Gomez tarafından ağlarımıza yapıştırılması taktik bir başarının örneğidir. Sadece top ile kale arasında olmaya çalışan ulusallarımız Arda ve Hamit de dahil tüm iyi niyetlerine karşın futbol becerisi ve taktiksel motivasyonda çok zayıf kaldı. Yani bu karşılaşma sonunda grup ikincisi olsaydık belki de kendimizi avutacaktık. Şimdi Azerbaycan’a da yenilen takımımızın gruptaki gerçek gücünün ortaya çıkması Türk Futbolu’nun gereksiz uğraşlarının sonucu ulaştığı son istasyondur. Aslında hiçbir oyuncumuzu suçlamak ya da eleştirmek niyetinde değilim. Ama Türkiye’de futbol kısa bir süreç ve tek yönlü oynama alışkanlığı sonucu çağdaş oyundan çok geride kalmıştır.
 
Tribünler ve moral desteğin gücüne sığınmak pozitif futbol karşısında dün gece nasıl mahkum olduysa futbolu rakiplerimiz kadar oynamak mecburiyetinde olduğumuz netleştmiştir. Aksi takdirde daha kötü günler bizi bekleyebilir. Küçük örnek; birkaç yıl önce kovduğumuz teknik direktörün çok kötü durumdaki Alman futbolunu ele alarak sabırla buraya getirmesidir. Ki o Löw, Türkiye’den bu sabrın olmaması nedeniyle kovulmuştu, tıpkı diğer ünlü mestektaşları gibi. Türk futbolu bütün eksikliğine karşın yine de kişisel becerisiyle mücadelesini sürdürüyor. Hakan Balta’nın güzel golü Almanların maç boyunca yaptığı büyük kademe hatasının sırıtmasına neden oldu.
 
Sonuç olarak Azerbaycan’ı yensek bile grupta ikinci olabilme şansını Belçika’nın Almanya karşısında alacağı sonuca bırakacağız. Bu sonuç belki de Hiddink ile Türk futbolu adına hayırlı olmuş olabilir.