Kupa deyince İspanyollar

İspanya, Avrupa futboluna bu sezon da damgasını vurdu. İsviçre'deki finalde Liverpool'u yenen Sevilla, UEFA Avrupa Ligi'ni toplamda 5, üst üste 3. kez kazanırken, "Madrid" derbisine sahne olan Şampiyonlar Ligi finalinde de ezeli rakibi Atletico Madrid'i penaltı atışları sonunda deviren Real Madrid, 1 numaralı kupada bu mutluluğu 11. kez yaşadı.

Sevilla ve Real Madrid'in şampiyonlukları ile İspanyol takımları hem UEFA Avrupa Ligi hem de Şampiyonlar Ligi kupasında art arda 3. sezonda çifte sevinç yaşayarak "duble" yaptı.

Geçen yıl Şampiyonlar Ligi’ni kazanan Barcelona ile UEFA Avrupa Ligi’ni müzesine taşıyan Sevilla ülkelerine üst üste ikinci yıl çifte zafer yaşatmıştı. 2014 yılında Şampiyonlar Ligi’ni Real Madrid, Avrupa Ligi’ni de yine Sevilla müzesine götürmüştü.

Son 32 kupanın 15’i İspanyolların
Son 16 yılda, Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Ligi’nde toplam 32 kupanın 15’ini kazanan İspanyol kulüpleri müthiş bir başarı ve istikrar yakaladı.

Dünyanın en zor ligi olarak gösterilen İspanyol La Liga’nın en güçlü rakiplerinden İngiltere’nin ise 2000 yılından beri elde edebildiği şampiyonluk sayısı sadece 5’te kaldı. İngiltere’yi de üçer kupayla İtalya ve Portekiz izliyor. Bu ülkelerin dışında Almanya ve Rusya ikişer, Hollanda, Ukrayna ve Türkiye de birer kupanın sahibi olabildi. Türkiye adına tek kupayı, 2000 yılında UEFA şampiyonu olan Galatasaray kazandı.

İspanyol futbolunun arka bahçesi Latin Amerika
İspanya, kendi oyuncularını yetiştirme ve geliştirme konusundaki başarısı kadar, Latin Amerika'nın futbolcu kaynağını da en iyi kullanan ülkelerden biri. Kültürel açıdan ortak geçmişe sahip olmaları ve dil avantajı gibi unsurlar yıldız adayı, yetenekli futbolcuların İspanya'ya adaptasyonunu kolaylaştırıyor. Bu avantajdan futbolcular kadar teknik direktörler ve menajerler de faydalanıyor.

Bu yetenekleri kulübe kazandırma konusunda en şöhretli takımların başında Barcelona ve Real Madrid gelse de pek çok kulübün titiz ve detaylı oyuncu izleme stratejileri dikkat çekiyor. Büyük bütçeli takımların dışındaki kulüpler, oyuncu alıp satarak ekonomilerini ayakta tutmayı da sağlıyor.

Sevilla, bu takımlar arasındaki en iyi örneklerden biri. Mütevazı bütçesine rağmen 16 yıldır takımın sportif direktörlüğünü yapan eski İspanyol futbolcu Monchi, yetenekli oyuncuları keşfedip kulübe kazandırarak hem Sevilla'ya maddi kaynak oluşturuyor hem de başarının sürdürülebilir olmasını sağlıyor.