Diyarbakırspor futboldaki başarılarıyla anılacağına ne yazık ki taşlarla sopalarla anılır hale geldi. Diyarbakırspor’a destek verenleri kast etmiyoruz. 3-5 tane çapulcu dediğimiz adam, takımlarının hakkının yendiğini düşününce alıyorlar eline taşı atıyorlar sağa-sola.
Bu gözü dönmüşlerin taş atarak çözüleceğini düşündüğü şeyler ne yazık ki atılan taşlarla daha çözülmez bir platforma doğru gidiyor. Futbol Federasyonu şaşkın, “Aşağı tükürse sakal, yukarı tükürse bıyık” vaziyetlerinden ötürü ne yapacağını bilemiyor. Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener tüm iyiniyetiyle olayı çözmek için çaba harcıyor ama eli kolu bağlı.
Bu olay yanlış anlamayın ama bana eski bir küfürbüz papağan fıkrasını hatırlattı... Adamın birinin Sabri isimli bir papapağı varmış. Sabri gel zaman git zaman öğrendiği küfürleri gelen geçen tüm konukların yanında söyleyip sahibini zor durumda bırakıyormuş. Adam ne ceza verdiyse bir türlü papağanın küfürünün önüne geçememiş. Sonunda çarşıdan koyu renk bir örtü alarak papağının üzerine örtmüş. Arada, örtüyü kaldırmadan papağının suyunu yemini veriyormuş. Aradan 10 gün geçmiş. Adam “Artık akıllanmıştır” diye düşünerek papağan Sabri’nin örtüsünü kaldırmış. Papağan bu, akıllanır mı? Hemen dönmüş sahibine ve “Herhalde canın yine küfür duymak istiyor” demiş! Kıssadan hisseyi tabii ki biz burada bir daha yazmasak da anlayan anladı.
TRABZON FUTBOLUNUN KÖKLERİ
Trabzon neredeyse futbol ile yatıp futbol ile kalkan bir şehrimiz. Trabzon’un Divan Kurulu Başkanı Ali Özbak da üşenmemiş dağarcığındaki bütün bilgileri, topladığı fotoğraflarla “Trabzon futbolunun kökleri” isimli bir kitapta kaleme almış. On Mücevherat’ın sponsorluğuyla çıkan eser tam bir başucu kitabı niteliğinde. Kanında Trabzonluluk bulunanlara önemli duruyurulur. Bu arada söz Trabzon’dan açılmışken geçen hafta Medical Park grubunun Trabzonspor basketbol takımına verdiği güçlü desteği unutmamak lazım. Eskiden hatır için sponsor olunurdu. Şimdi bakıyoruz da Acıbadem gibi Medical Park gibi kendi alanının devleri olan iki büyük firma spor takımlarına sponsorluk yaparak hem sosyal projelere imza atıyorlar, hem de sporseverlerin gönlünde taht kuruyorlar. Spora destek veren tüm kuruluşları yürekten alkışlamak lazım.
Dün de SunExpress’in Trabzonspor basketbol takımına ulaşım sponsoru olması Bordo-Mavilililerin hızla BEKO Basketbol Ligi’ne doğru yol aldığını bir göstergesi. Ancak bu sponsorlukta dikkatimi çeken şey SunExpress’in sadece iç hat uçuşlarında Bordo-Mavililere sponsor olacağı. Oysa bizim bildiğimiz Trabzonspor basketbol takımı gözünü çoktan Avrupa’da başarıya da dikti.
DENİZLİSPOR'UN FUTBOLUN MARKA DEĞERİNE KATKISI
Denizlispor- Beşiktaş maçından sonra LİG TV ekipleri futbolcularla stadın içinde kendilerine kurulan alanda röportaj yapıyor. Yukarıdaki fotoğrafa lütfen bir bakın. Akan sulardan perişan olmuş bir alanda yapılan röportaj, ne yazık ki Digitürk’ün düzeltmeye çalıştığı marka değerine çok uzak. Bu konuda kulüpler de biraz kendine çeki düzen verip mekanları güzelleştirmeli. Digitürk madem yeni dönem için marka değerini düzeltme politikasını uygulamaya başladı; aynı çabayı lütfen kulüpler de göstersin biraz. Bir çift lafımız da günlük traşını olmayıp kendilerine uzatılan mikrofonlara haydut gibi çıkanlara. Geçen hafta Diyarbakırspor Teknik Direktörü Güvenç Kurtar’ın 5 karış sakalıyla görünce inanın utandım. Biraz İngiltere Premier Ligi’ni falan seyretsinler bakalım, beş karış sakallı teknik direktör var mı?
ADNAN POLAT KURBANLARI NASIL KESECEK?
Galatasaray Başkanı Adnan Polat, Eyüp Sultan’da 20 kurban keseceğini söylemiş. Başkanın seçim döneminde şu ana kadar 200 kişiye yöneticilik sözü verdiğini duymuştuk. Hani biz de kurbanları “Bu işin içinde sağ salim çıkarsam” diye kesecek sandık. Meğer Adnan Polat Başkanın kastettiği kurbanlar yönetim için değilmiş. Sportif AŞ ile Futbol AŞ birleşirse başkan bu kurbanları kesecekmiş, meraklısına duyurulur.
Bu gözü dönmüşlerin taş atarak çözüleceğini düşündüğü şeyler ne yazık ki atılan taşlarla daha çözülmez bir platforma doğru gidiyor. Futbol Federasyonu şaşkın, “Aşağı tükürse sakal, yukarı tükürse bıyık” vaziyetlerinden ötürü ne yapacağını bilemiyor. Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener tüm iyiniyetiyle olayı çözmek için çaba harcıyor ama eli kolu bağlı.
Bu olay yanlış anlamayın ama bana eski bir küfürbüz papağan fıkrasını hatırlattı... Adamın birinin Sabri isimli bir papapağı varmış. Sabri gel zaman git zaman öğrendiği küfürleri gelen geçen tüm konukların yanında söyleyip sahibini zor durumda bırakıyormuş. Adam ne ceza verdiyse bir türlü papağanın küfürünün önüne geçememiş. Sonunda çarşıdan koyu renk bir örtü alarak papağının üzerine örtmüş. Arada, örtüyü kaldırmadan papağının suyunu yemini veriyormuş. Aradan 10 gün geçmiş. Adam “Artık akıllanmıştır” diye düşünerek papağan Sabri’nin örtüsünü kaldırmış. Papağan bu, akıllanır mı? Hemen dönmüş sahibine ve “Herhalde canın yine küfür duymak istiyor” demiş! Kıssadan hisseyi tabii ki biz burada bir daha yazmasak da anlayan anladı.
TRABZON FUTBOLUNUN KÖKLERİ
Trabzon neredeyse futbol ile yatıp futbol ile kalkan bir şehrimiz. Trabzon’un Divan Kurulu Başkanı Ali Özbak da üşenmemiş dağarcığındaki bütün bilgileri, topladığı fotoğraflarla “Trabzon futbolunun kökleri” isimli bir kitapta kaleme almış. On Mücevherat’ın sponsorluğuyla çıkan eser tam bir başucu kitabı niteliğinde. Kanında Trabzonluluk bulunanlara önemli duruyurulur. Bu arada söz Trabzon’dan açılmışken geçen hafta Medical Park grubunun Trabzonspor basketbol takımına verdiği güçlü desteği unutmamak lazım. Eskiden hatır için sponsor olunurdu. Şimdi bakıyoruz da Acıbadem gibi Medical Park gibi kendi alanının devleri olan iki büyük firma spor takımlarına sponsorluk yaparak hem sosyal projelere imza atıyorlar, hem de sporseverlerin gönlünde taht kuruyorlar. Spora destek veren tüm kuruluşları yürekten alkışlamak lazım.
Dün de SunExpress’in Trabzonspor basketbol takımına ulaşım sponsoru olması Bordo-Mavilililerin hızla BEKO Basketbol Ligi’ne doğru yol aldığını bir göstergesi. Ancak bu sponsorlukta dikkatimi çeken şey SunExpress’in sadece iç hat uçuşlarında Bordo-Mavililere sponsor olacağı. Oysa bizim bildiğimiz Trabzonspor basketbol takımı gözünü çoktan Avrupa’da başarıya da dikti.
DENİZLİSPOR'UN FUTBOLUN MARKA DEĞERİNE KATKISI
Denizlispor- Beşiktaş maçından sonra LİG TV ekipleri futbolcularla stadın içinde kendilerine kurulan alanda röportaj yapıyor. Yukarıdaki fotoğrafa lütfen bir bakın. Akan sulardan perişan olmuş bir alanda yapılan röportaj, ne yazık ki Digitürk’ün düzeltmeye çalıştığı marka değerine çok uzak. Bu konuda kulüpler de biraz kendine çeki düzen verip mekanları güzelleştirmeli. Digitürk madem yeni dönem için marka değerini düzeltme politikasını uygulamaya başladı; aynı çabayı lütfen kulüpler de göstersin biraz. Bir çift lafımız da günlük traşını olmayıp kendilerine uzatılan mikrofonlara haydut gibi çıkanlara. Geçen hafta Diyarbakırspor Teknik Direktörü Güvenç Kurtar’ın 5 karış sakalıyla görünce inanın utandım. Biraz İngiltere Premier Ligi’ni falan seyretsinler bakalım, beş karış sakallı teknik direktör var mı?
ADNAN POLAT KURBANLARI NASIL KESECEK?
Galatasaray Başkanı Adnan Polat, Eyüp Sultan’da 20 kurban keseceğini söylemiş. Başkanın seçim döneminde şu ana kadar 200 kişiye yöneticilik sözü verdiğini duymuştuk. Hani biz de kurbanları “Bu işin içinde sağ salim çıkarsam” diye kesecek sandık. Meğer Adnan Polat Başkanın kastettiği kurbanlar yönetim için değilmiş. Sportif AŞ ile Futbol AŞ birleşirse başkan bu kurbanları kesecekmiş, meraklısına duyurulur.
AZİZ YILDIRIM VE EZEL
Ezel’i biliyorsunuz. Futbolcuların en çok sevdiği dizilerden. Aziz Yıldırım takıma küsmüş. Hani Ezel’deki meşhur Ramiz Usta bu konu için filmde olduğu gibi bir-iki laf etse herhalde, ”Mesele küsmek değil, mesele dağın bunu umursaması yeğenim” derdi...
Ezel’i biliyorsunuz. Futbolcuların en çok sevdiği dizilerden. Aziz Yıldırım takıma küsmüş. Hani Ezel’deki meşhur Ramiz Usta bu konu için filmde olduğu gibi bir-iki laf etse herhalde, ”Mesele küsmek değil, mesele dağın bunu umursaması yeğenim” derdi...