İki şeye çok üzüldüm... Birincisi, Lille'in hesapta olmayan Moskova deplasman galibiyeti... İkincisi Adrian'ın oyunun son bölümlerinde yan direkte patlayan kafa vuruşu...
Trabzonspor için, İnter karşısında 'iyi değildi' dersek Allah çarpar... Trabzonspor kazanmak için her şeyi ama her şeyi yaptı...
Ama sadece Trabzonspor'un değil, Türk takımlarının büyük bir sıkıntısı var... Ne kadar baskılı oynarlarsa oynasınlar, gol pozisyonu bulmakta zorlanıyorlar... İnter karşısında Trabzonspor'da da böyle oldu...
Çok kolay bir gol yedi ama bu baskıya rağmen kolay gol pozisyonuna giremedi... Oysa orta alanda Colman kusursuz oynadı... Serkan sağdan olağanüstü bindirdi... Halil özellikle ilk yarıda çok etkili oynadı...
İKİLİ AVERAJA DİKKAT!
Ama baktığınızda Adrian'ın direkten dönen topu dışında, Alanzinho'nun birkaç şut denemesi gol girişimi olarak aklımızda kaldı...
Elbette Burak, istekliydi ama, Lucio ve Samuel gibi iki ustanın arasında nefes bile alamadı...
Hücumda fırsat yaratmak için böyle zorlanırken, çok basit bir verkaçtan golü yedik... Milito-Alvarez verkaçında, Zokora, rakibine bastıracağına 'ofsayt' pozisyonu yaratmak için dışarı kaçınca, Alvarez rahat rahat gol vuruşunu yaptı...
Üzüldüğüm bu... Çok kolay gol yiyoruz, sonra telafisi için dokuz doğuruyoruz... Ama ne olursa olsun, bu kadar isteğin, bu kadar temponun, bu kadar iştahın karşılığı galibiyet olmalıydı...
Türk takımlarının kaderi bu heralde... Rakip kötü oynasa da puan alıyor, biz iyi oynadığımız maçlarda bile kazanmakta güçlük çekiyoruz...
İnter'e baktığınızda, adeta vaziyeti idare etti... Giray'ın arkasına birkaç kez sarkan Zarate dışında doğru dürüst tehlike bile yaratamadı... Ama puanı alıp gitti...
Futbolun adaletinde 'Trabzonspor' yazıyordu... Olmadı... Bundan sonrası final... Madem Lille geldi bizden puan aldı, biz de gideriz Lille'den puan alırız da... Yeter ki ikili averaja takılmayalım...
Daha ne yapsın?
23 Kasım 2011 11:02