Ciddiyetsizliğin bedeli

9 puan farkı koruyarak Kadıköy’e gitmekle G.Birliği’ne puan verip Kadıköy’e gitmek arasındaki farkı G.Saraylı futbolcular devre arasında anladılar.

Maçın bir özetini çıkarmaya çalışsak, herhalde bu olurdu. İlk yarıda G.Birliği kalesini hiç düşünmeyen, orta sahasıyla rakibin üstüne yüklenmeyen G.Saray, ‘al gülüm ver gülüm’ tarzı bir oyunla Türkiye liginde maç kazanılamayacağını aslında bilen futbolculardan kurulu bir takım. Ama neden böyle bir oyun tarzını seçtiklerini futbolculara sorsanız herhalde onlar da cevap veremezler.

BUNA ister kendine çok güvenmek, ister rakibi küçümsemek, ister olayın ciddiyetini kavrayamamak deyin, ama şu gerçeği de unutmayın: G.Saray 2. yarıda da bu “kazanamayacak” oyuna devam edebilirdi. Fatih Terim ayıp olmasın diye Riera’yı oyundan çıkarmasa, Selçuk ile Melo’yu rakip kaleye doğru itmese inanın bu maçı G.Saray çeviremezdi. Çünkü sarı-kırmızılılar maçı kazanmakla ilgili en ufak bir ışık vermiyorlardı. İşlerini şansa bırakmışlardı.

SARACOĞLU’NU HATIRLADILAR!
PEKİ 2. yarıda ne değişti? Öncelikle kötü değil çok kötü oynayan Riera oyundan çıktı. Ardından G.Saray puan kaybı halinde önümüzdeki hafta Kadıköy’de üstlerine binecek psikolojik baskıyı hatırladı. Melo ve Selçuk sezonun genelinde oynadıkları gerçek orta saha rolüne büründüler. Engin oyunu biraz daha forse etti, Eboue sol tarafta sıkışan oyunda Melo’nun terse çıkardığı toplara ciddi koşular yaparak katkı verdi. İlk yarıdaki yalandan futbolundan vazgeçti. Sonucunda G.Saray 15 dakikalık bir süreçte istediğini aldı. Önce Engin’in ortasına Melo dokundu, sonra Selçuk mükemmel bir frikik golüne imza attı. Oyun rahatladı, G.Saray istediğini aldı, ardından yine son 20-25 dakika ilk yarıdaki dikkatsiz, dağınık, organize olamayan takım geldi.

G.SARAY’IN ciddi bir handikapı var. Skoru elde ettikten sonra çok çabuk oyun disiplininden kopuyorlar. Özellikle Engin ve Emre gibi futbolcular işin şov kısmına kaçıp futbolun ciddiyetinden uzaklaşıyorlar. Bu süreçte G.Saray defansının üstüne çok ağır bir yük biniyor. Organizasyondan o kadar kopuyorlar ki, bir gol yeseler toparlayamayacak noktaya geliyorlar. Ama gol yemiyorlar. Çünkü Muslera, Ujfalusi, Eboue, Semih ve Hakan Balta’dan oluşan 5’li onların ciddiyetsizlik seviyesine inmiyor.

1- Önümüzdeki hafta G.Saray’ı çok sert bir maç bekliyor.

2- Kadıköy bu tip ciddiyetsizlikleri kaldıracak bir yer değil.

3- Sarı-kırmızılılar cumartesi günü Kadıköy’den istediğini almak istiyorsa dün 20 dakika oynadığı futbolu en az 70-75 dakikaya çıkarmak zorunda.

4- G.Birliği karşısında aldığı sonuçla G.Saray alev alev yanan topu tekrar F.Bahçe’nin eline attı. Bu bir psikolojik avantajdır. Bakalım G.Saray’ın tecrübeli futbolcuları bu durumdan faydalanabilecek mi?