"Bahane yok başarı için buradayız"

Yeni Malatyaspor’da Ertuğrul Sağlam’ın istifası sonrası takımın başına getirilen ve 3 yıldır Abdullah Avcı’nın yardımcılığı yapan Erol Bulut, çok önemli açıklamalarda bulundu. Zor bir göreve soyunduklarını belirten genç teknik adam hedeflerini, planlarını ve yapmak istediklerini arkadaşımız Selahattin Ekrekli ye anlattı:

3 senedir çalıştığım Başakşehir’den ayrılmak kolay değildi. Çünkü orada Abdullah Avcı’nın ekibi olarak birlikte çok güzel işler başardık. Takımı başarıdan başarıya taşıdık. Her sene üzerine koyarak önce Avrupa ligi, sonra Şampiyonlar Ligi’nde ön eleme oynadık. Bu sene de Avrupa’da gruplara kaldık. Ondan sonra böyle bir teklif gelince de kabul ettim.

BENİMDE kendime göre hedefim vardı. Futbolu 2012’de bıraktıktan hemen sonra yardımcı hocalığa geçiş yaptım. Hedefim zaten 5 yıl yardımcı hocalık yapıp, ondan sonra teknik direktörlüğe adım atmaktı. O da Allah a şükür bu sene gerçekleşti. Tam 5 yılımı doldurmuş oldum. Bana bu teklifi yapan başkanım Adil Gevrek ve yöneticilere çok teşekkür ediyorum.

Türkiye’de teknik direktörlük çok zor. Avrupa’da biraz daha farklı. Çünkü Türkiye’de her şey galibiyete endeksli. Burada 2-3 maç kötü gittiğinde her şey değişebiliyor. Aslında böyle olmaması lazım. O yüzden takımlarımız hocalarla ilgili o istikrarı gösteremediklerinden dolayı başarı da gelmiyor. Bence onu tüm kulüpler önümüzdeki süreçte değiştirirler. Bir hoca ile uzun süreli çalışabildiğin zaman istikrar ve başarı da yavaş yavaş geliyor. Tıpkı Başakşehir’de olduğu gibi… Avrupa’da da bunun örnekleri var. Burada da aslında biz hocalara görev düşüyor. Çok çalışarak bu istikrarı yakalamamız lazım. Yöneticilerin de aynı şekilde düşünüp takımın başına getirdikleri teknik direktöre güvenip onlarla uzun yıllar çalışma yoluna gitmeleri gerekiyor.

YENİ Malatya’nın başına geldim. Tabii ki benim için kolay bir görev değil. Neden diyeceksiniz? Çünkü sezon başı 16 yeni transfer yapılmış… Ben de yeni geldim. Benim için aslında değişen bir şey yok. Takım da yeni ben de yeniyim. Tek sorun zaman. Zamanım yok. Kamp dönemi yok. 6-7 haftalık kamp dönemini takımla geçirmedim. Bu açıdan işimiz biraz zorlaşıyor… Ancak bahanemiz yok, başarmak için buradayız’’

BURAYA gelerek bir risk almadım… Aslında bu benim görüşüm. Sonuçta bir hoca takımı kabul ediyorsa bahane üretmemesi lazım. Kesinlikle ben elimden geleni yapacağım. Burada 3 günlük olmama rağmen Konyaspor karşısına çıktık 1-1’lik bir skor aldık. Maçı da kazanabilirdik. Verilmeyen bir golümüz vardı, yan hakemin dışarıdan geldi dediği… O gol olsa maçı 2-1 kazanmış olacaktık. Ondan sonra milli arada Antalya’da takımımla kamp 9-10 günlük bir dönemi geçirdik. Takımımı daha iyi tanıma açısından iyi bir kamp oldu. Bir arada olduk. Benim ve ekibimin vizyonu ile ilgili takımımıza aktarmamız gereken bilgiler vardı. Hem defans hem de ofans anlamında onları aktardık.

Ligde hiç kolay maç yok. Herkes herkesi yenebiliyor. Maçlara bu bilinçle hazırlanıyoruz. Her takım iyi transferler yaptı. O yüzden lig çok çekişmeli geçecek. Liginde kalitesinin artacağını düşünüyorum. Hem ilk yarı hem de ikinci yarı. İkinci yarı biraz daha üzerine koyarak artacağını düşünüyorum.

Bizim Yeni Malatyaspor olarak hedefimiz hızlı bir şekilde doğru futbol oynayarak puanlar alabilmek. Geçen hafta Konyaspor maçıyla bu yarışa başladık 1 puan aldık. Ama maalesef Fenerbahçe karşısında istediğimiz oyunu oynayamadık. Özellikle ilk yarıda… İlk 7 dakikada golleri yiyince sonuç kaçınılmaz oldu. Bu maçta da hakemin hatasından dolayı ilk golü yedik. Ardından ikinci, toparlamaya çalışırken 3. golü yedik. İkinci yarıdaki oyundan memnunum. Golü de bulduk ancak bu kadar yapabildik. Eksiklerimiz var bunun üzerine çalışacağız. Ama dediğim gibi 2. yarıdaki oyundan memnunum.

Sonuçta her hocanın bir stili var. Benim de vizyonum var. Bu vizyonumu Başakşehir’de de vermiş oldum. Abdullah hocadan öğrendiğim detaylar var. Bizim vereceğimiz detaylar var. Sonuçta ekip olarak başarıya gidiyorsunuz veya gitmiyorsunuz. Hiç bir zaman teknik direktör olarak sadece ‘’Ben başarılıyım ‘’diyemezsiniz. Bir başarı varsa bu ekibin başarısıdır. Bu bir ekip işi. İyi ekibin olmazsa sorun yaşarsın. Tek başına hiçbir şey yapamazsın.

Yardımcım yok diye gazetede yazıldı, çizildi. Benim her zaman a,b,c planlarım mutlaka vardır. Ondan dolayı öyle bir sıkıntım olmadı. Ekibim hazırdı. 1-2 arkadaşım çalıştığından dolayı bize erken katılamadı. Ama ekip tamam. 7 kişilik bir ekibiz. Bu devre arasından sonra artabilir de… Sonuçta iyi bir ekip oluşturmak başarı için çok önemli. Alanlar, departmanlar yeterince var. Her departmana doğru ve iyi insanları seçmek çok önemli.

Herkes şimdi benden Başakşehir gibi bir takım yapabilir mi diye bekliyor? Gelip takımı 4.ncü yapacak. Bunları yapmak kolay değil. Biz Başakşehir’de bu başarıyı 3 senede elde ettik. Elimdeki kadroyu ben kurmadım. Kurulmuş bir kadro üzerine geldim. Ama benim bahanem yok. Sonuçta ben bu takıma ‘’Gelirim’’ dediysem bu ekiple devre arasına kadar iyi yerlere gelip, ondan sonra yapacağımız transferlerle 2.yarı adım adım istediğimiz hedeflere ulaşmaya çalışacağız. Ben buna karar verdiysem çalışmak zorundayım. Doğru ya da yanlış ben kararımı verdim. Bir şeyleri değiştirebileceğimi düşündüğüm için kabul ettim.

Başakşehir’in başarısının sırrı, çok iyi bir ekip oluşturmamızdan kaynakladı. Kafa yapıları, vizyonlar, çok önemli… Göksel Başkanımız olsun, Mesut Altan olsun, Mustafa Saral olsun diğer yöneticilerimiz olsun Abdullah hoca ve biz ekibi olsun çok iyi bir uyum yakaladık. Söylediğim gibi bunlar hedeflerle aynı doğrultuda gittiği zaman zaten başarı da geliyor.

Adil başkanın da hedefleri aynı... Kaybetmeyi zaten hiç sevmeyen birisi. Geçen gün halı sahada maç yaptık. Normal sürede maçı kaybetmesine rağmen15 dakika daha uzattı. Bir futbolcu daha kattı takımına, öyle bizi yendiler. Ama bu onun hedefini gösteriyor. Kazanma hırsın gösteriyor. Bu çok güzel bir şey. Bizim de zaten hedef ve kazanma hırsımız var. Bir çizgimiz var. Hedefe yürümemiz için ekip olarak hırsla, doğru çalışmayla, sonuca gitmeyi hedefliyoruz.

Benim tahminim sezonda 37 puan toplayan ligde kalır. Tabii ki biz kesinlikle bu puanın üzerinde olmak istiyoruz. Bu yüzden o doğrultuda çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Deve arası geldiğinde transfer yapabilirsek istediğimiz hedefe ulaşabiliriz.

Her antrenörün görüşü farklı. Ben 25 yıldır Türkiye’deyim. Futbolculuk dönemimde de hep konuşulurdu. Dünde konuşulurdu. Bugün de konuşuluyor, yarın da konuşulacak. Benim görüşüm Türkiye’ye gelen yabancıların kaliteli olması yönünde… Getirdiğiniz yabancının yerli futbolcudan daha iyi olması lazım. Daha iyi değilse getirmeye gerek yok. Zaten senin elindeki futbolcuyu oynatman gerekiyor. Ama yabancı futbolcunun sayısı 14’müş, 5’miş, 25’miş, önemli değil…

Sonuçta 14 yabancı da olsa yerli futbolcu çalışmasını yapacak. Yabancıdan daha iyi olmaya çalışacak. Sahada oynamasını bilecek. Alt yapı ayrı bir sorun zaten. Yerli futbolcu şu anda bulunduğu konumdan memnun olmamalı. Yabancıdan formayı alabilmek için daha çok çalışmalı…

Alt yapıda çok iyi oyucular var. Ancak hocaların doğru eğitmediğini düşünüyorum. Bu benim şahsi görüşüm. Hocaların kendilerini daha iyi geliştirmeleri lazım. Alt yapıdaki oyunculara doğru antrenmanları vererek daha iyi yerler getirmeleri gerekiyor. Eğitimde sıkıntı olduğunu düşünüyorum. Bir tek Altınordu bu işi çok iyi yapıyor. Tüm oyuncuları yerli... İnşallah gelecekte diğer takımlarda bunu yapar.

Biz Cengiz Ünder’i çok cüz-i bir rakama alıp daha sonra Roma’ya sattık. Çok başarılı ve çok yetenekli... İnşallah böyle devam eder ve 1-2 yıl sonra daha büyük paralara başka takımlara gider.

Başakşehir’in scout ekibi var. O ekip hem Avrupa’da hem de Türkiye’de futbolcu izliyor. Cengiz Ünder’i de o şekilde izleyip bize bildirdiler. Doğru transfer olacağı düşünüldü ve o şekilde transfer edildi.

SELAHATTİN EKREKLİ / GÜNEŞ - ÖZEL RÖPORTAJ