A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Abdullah Avcı, ''Kulüp takımlarının Avrupa'da mücadele etmemesinin, Milli Takım'a yansıması olumsuz olur'' dedi.
Avcı, Gediz Üniversitesi'nde düzenlenen söyleşide yaptığı konuşmada, göreve geldiklerinden bu yana Futbol Gelişim Merkezi'nde Tolunay Kafkas'la birlikte çalışmalarını sürdürdüklerini, bu alanda belli bir istikrar ve gelişim yakalamaya çalıştıklarını anlattı.
A Milli Takım'ın 2014 Dünya Şampiyonası'nda yer almak zorunda olduğunu kaydeden Avcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Son 2 kupada yokuz. UEFA ve Şampiyonlar Ligi'nde başarılarımız yok. 2014 Dünya Kupası olmazsa olmazlarımızdan bir tanesi. Dünya futbolunda İspanya ve Almanya gibi önemli ülkelerden Hollanda ile eşleştik. Artık eşik atlayalım diyoruz. Hollanda'da iyi bir başlangıç yapıp, önemli bir yol kat edebiliriz. Gerekli yatırımları yaparak sabır ve zamanla ektiklerimizin karşılığını almak zorundayız. Bunları oluşturursak, istikrarlı bir turnuva takımı olma hedefini gerçekleştirebiliriz. Mayıs ayı itibariyle oynayacağımız hazırlık maçlarında, neler yapabileceğimiz ortaya çıkacak.''
Kulüplerde yabancı sayısının daha az olmasının hedeflerinden biri olduğunu, İstanbul Büyükşehir Belediyespor'u çalıştırdığı dönemde yerli oyuncuyu tercih ettiklerini bu nedenle kulübün 1 milyon dolar kar ettiğini anlatan Avcı, şöyle devam etti:
''Doğru adımlar atıldıktan sonra, yabancı oyuncu sayısını 5 sene sonra serbest bıraksınlar. Bak bakalım yabancı oyuncu alabilecekler mi? Aksi halde Milli Takımların kaynağını Almanya oluşturacak, bu çok doğru değil. Bunun için de temaslarımız var.
Buna benzer örnekler Avrupa'da da var. Yabancı sayısıyla ilgili Türkiye Futbol Federasyonu'nun da çalışmaları var. Bunu kulüplerle paylaşacaklar. Yabancı sayısının az olması, milli takımların kaynaklarının daha geniş kapsamlı olmasını sağlayacaktır.''
''Şike davası''
Öğrencilerin sorularını da yanıtlayan Avcı, futbolda ''şike'' dava süreciyle ilgili bir soru üzerine, bu konuda hiç konuşmadığını belirterek, ''Önümüzdeki süreç bize neyi getirecek beklemek lazım. Bundan sonra yorum yapmak daha doğru olabilir. Milli Takımımızın uluslararası yarışmada olması önemli. Kulüp takımlarının Avrupa'da mücadele etmemesinin, Milli Takım'a yansıması olumsuz olur. Zamana bırakalım, zaman karşımıza neyi çıkaracak ona göre değerlendirme yapmamız daha doğru olur'' dedi.
Avcı, A Milli Takım için bütün ligleri takip ettiklerini, son milli maçta Volkan Demirel, Emre Belözoğlu, Servet Çetin, Sabri Sarıoğlu, Hakan Balta gibi isimlerin yer almadığını belirterek, ''Bir şeyleri denemek gerekiyor. Biz son müsabakada 23 yaş ortalamasıyla mücadele ettik. O kadroda yer almayan 10 oyuncuyu sayamazsınız. Oyuncu grubumuz çok dar. Milli Takım'ın kapısı her oyuncuya açıktır. Yeni oyuncuların önünü açmaya çalışıyoruz. Bu süreç devam edecek'' diye konuştu.
Süper Final
Avcı, bu sezon ilk defa uygulanacak ''Süper Final''in alışık olmadıkları bir uygulama olduğunu da ifade ederek, ''Süper Final bir başlasın, yaşayalım ve görelim. Fakat alışık olmadığımız bir şey. Sezon başında kimsenin beklemediği bir uygulama. Süper Final'in artılarını eksilerini Süper Final oynandıktan sonra değerlendirmek daha sağlıklı olur. Avrupa'da olmadığı yönünde eleştiriler var. Fakat orada 7 civarında takım Avrupa kupalarına gidiyor. Süper Final bittikten sonra bir daha tartışmak gerekiyor'' şeklinde konuştu.
Trabzonspor formasıyla bu sezon başarılı maçlar çıkaran Burak Yılmaz'la ilgili bir soruya da yanıt veren Avcı, bu futbolcudan beklentilerinin olduğunu söyledi. Ligde 32 gol atmanın kolay olmadığını, Burak'ın eksiklerinin bulunduğunu belirten Avcı, ''Akıllı bir çocuk, hedefleri olduğunu biliyorum. İspanya Ligi izlerken keyif aldığım bir lig. Eğer böyle bir düşüncesi varsa orada oynayabilir'' dedi.
Türkiye'deki statlar
Avcı, Türkiye'de UEFA kriterlerine uygun stat sayısının çok az olduğunu, İstanbul'un dışında 1-2 tane daha stadın kriterlere uygun olduğunu dile getirdi.
Milli Takım'ın maçlarını nerede oynadığının bir öneminin olmadığını, takıma sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Avcı, ''Nerede oynarsak oynayalım, herkesin kırmızı-beyaz bayrakla maça gelmesi, bütünlüğü yakalamamız lazım'' şeklinde konuştu.
Söyleşinin ardından Avcı'ya ve söyleşinin moderatörlüğünü yapan TFF Etik Kurulu Başkanı Oğuz Atalay'a plaket verildi, Gediz Üniversitesi forması hediye edildi. Avcı daha sonra üniversite bünyesinde yapılan futsal turnuvasının başlangıç vuruşunu yaptı.
Altyapının önemi
A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Spor Toto Süper Lig'deki yabancı oyuncu kontenjanıyla ilgili olarak, ''Eğer altyapı eğitimlerini hayata geçirebilir, doğru oyuncular yetiştirebilirsek yabancı oyuncu sayısını serbest bırakalım'' dedi.
Avcı, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından yayımlanan TamSaha dergisinin Nisan ayı sayısında yer alan röportajında, özellikle altyapı eğitimiyle ilgili önemli adımlar atılması gerektiğini belirterek, ''Türk futbolu için bunları yapmak, bu adımları atmak zorundayız ki, bizden sonra gelenler de üzerine bir şeyler koyabilsin. Dünya futboluna baktığınız zaman oyunun iki yönünü oynayabilen takım, oyunun iki yönünü oynayabilen futbolcu geçerli. Sistemlerin hepsi birbirine yakın. Önemli olan, mevkilere göre oyuncu profillerini doğru seçmek, oyunun iki yönünü doğru oynamak, pozisyonları doğru almak ve oyun disiplinine sadık kalan oyuncu gruplarını yetiştirmek. Bu anlamda biz milli takım olarak örnek olacağız ama kulüplerin de adım atması gerekiyor'' ifadelerini kullandı.
Spor Toto Süper Lig ve Bank Asya 1. Lig'de yer alan 36 takım için Kulüp Lisans Talimatı'nda bir takım kriterler getireceklerini dile getiren Avcı, şunları kaydetti:
''Bunu yapmak zorundayız. Belli bir standart koyacağız. Sporda verimlilik firmaları aracılığıyla da kulüpleri denetleyeceğiz. Türkiye'de işler ahbap-çavuş ilişkileriyle yürüdüğü için, bu denetlemeyi bağımsız firmalar aracılığıyla yürütmekte fayda var. Bu konuyu en kısa zamanda yönetim kuruluna sunacağım. Eğer altyapıları ve antrenör eğitimini geliştiremez, elit spor okullarını kuramazsak ileriye doğru adım atamayız. Yetenek olarak bir sıkıntımız yok. Kişilik ve okul eğitimini doğru verirseniz, oyuncu sahadaki problemi zaten çözer. Bununla ilgili projeler hazırlıyoruz ve çalışıyoruz.''
Avcı, ligdeki yabancı oyuncu kontenjanı hakkındaki düşüncelerini şöyle açıkladı:
''Eğer bahsettiğim altyapı eğitimlerini hayata geçirebilir, doğru oyuncular yetiştirebilirsek yabancı oyuncu sayısını serbest bırakalım. Şimdi ilk aklıma gelen isimler olarak Emre Belözoğlu, Gökhan Gönül, Burak Yılmaz, Selçuk İnan'ın yerine yabancı oyuncu alıyorlar mı? Almıyorlar. Neden? Çünkü bu oyuncular yeterince donanımlı. Şu anki duruma gelirsek, milli takım hocası olarak bir takımın on birinde 6 yabancı, 5 yerli oyuncu var. 6 yerine 5 yabancı olsa, yerine giren çıkanla birlikte 36 Türk oyuncu daha oynar ve belki biz A Milli Takım'a bir iki oyuncu fazla kazanabiliriz.''
Kadroya girmesi muhtemel tecrübeli oyuncular
Abdullah Avcı, ''Kadroya girmesi muhtemel tecrübeli oyuncular kimler?'' sorusunu şöyle cevaplandırdı:
''Emre Belözoğlu, Volkan Demirel, Hamit Altıntop, Egemen Korkmaz gibi oyuncular. Bunlara gençlerden Gökhan Töre'yi de ekleyebiliriz. Gökhan ve Hamit'in sakatlıkları vardı zaten. Ben bu oyuncuların tümüyle kadroyu açıklamadan önce görüştüm. Hiç bir sıkıntımız yok. Emre Belözoğlu ülkemizin uluslararası anlamdaki en tecrübeli oyuncusu ve 32 yaşında. Bir başka gerçek daha var; milli takımlar kulüp takımları gibi değildir, geçiş dönemlerinde her türlü oyuncudan yararlanabilirsiniz. Bunun bir çok örneğini yaşadık. Yusuf Şimşek futbolunun son yıllarında ve geçiş döneminde Norveç maçında oynadı. Metin Tekin futbolu bırakma noktasındaydı, Fatih Hoca onu İsveç maçında kullandı. Bu tip oyunculara da kapımız açık.''
Milli takımdaki sorumluluğun çok fazla olduğunu ve bunun için yoğun bir mesai harcadığını dile getiren Avcı, ''Kulüp takımında zihinsel, fiziksel ve taktiksel olarak 22-25 oyuncuya yoğunlaşırken, burada biraz daha yapılanmayla ilgili uğraşıyorum. Milli takımdaki sorumluluk inanılmaz derecede fazla. Bir hazırlık maçının sonucuyla birlikte bile yoğun biçimde eleştirilebiliyorsunuz. Ben sadece oyun anlayışındaki eleştirileri cebime koyarım. Bunun dışındakiler beni ilgilendirmiyor. Türk futbolu için doğru olan şeylerin ardından sonuna kadar giden bir yapım var. Bunları Türk futbolu için yapmak istiyorum'' ifadelerini kullandı.
"Milli takımın kapısı herkese açık"
02 Nisan 2012 18:38