THY Euroleague'de Türk takımları tarihi serilerde ter dökerken, beIN SPORTS ekibi de mücadeleleri sizler için yerinde takip ediyor. Atina'da Fenerbahçe ve Anadolu Efes'i izleyen beIN SPORT muhabiri Didem Gürser, sizler için 3. günü değerlendirdi.
'Atina'da üçüncü günün sonuna geldik. Fenerbahçe'nin galibiyeti sonrası sadece Atina'nın değil bizim de havamız güzeldi :) İkinci günün sonunda da söylediğimiz gibi bayrak artık Anadolu Efes'teydi.
Otel kahvaltısı iki gündür ekibi çok mutlu ediyor. Malum mutfak kültürümüz çok benzer. Avrupa ülkelerinde kahvaltılarda genel olarak çok fazla tatlı tüketiliyor. Şekerli hamur işleri, aromalı şekerli yoğurtlar ve mısır gevrekleri. Ama Atina'daki kahvaltımızda bu seçenekler yerine beyaz peynir var. Beyaz peynir! Bu benim güne başlarken büyük bir motivasyon sahibi olmamı sağlıyor :) Zira mesaisi uzun olan gün kolay geçmiyor. Her gün maçımız olunca çabucak bir rutin elde ettik. Otelde hep birlikte kahvaltımızı yapıyoruz, önceki günkü maçı istişare ediyoruz ve sonra takım idmanları için otelden ayrılıyoruz.
Pire'de inecek var. Durağımız Barış ve Dostluk Stadyumu!
Anadolu Efes idmanını tamamladıktan sonra salona girip röportajlarımızı gerçekleştirdik. Salon 11.000 kişilik koltuk kapasitesine sahip. Ama yine aynı OAKA'da olduğu gibi maçlara bu sayının üzerinde taraftar alınıyor. Ama bu salonun lojistik bir avantajı var. Parke tribünlerden metrelerce önde. Dile kolay 11.000'in üzerinde seyirci bekleniyor. Mutlaka seyirci baskısı olacaktır ancak benchin tribünlerden olan uzaklığı oyuncuların birebir olarak taraftar tarafından taciz edilmesinin ya da rahatsız edilmesinin önüne geçiyor. En azından ilk izlenimim bu şekildeydi...
Anadolu Efes'in idmanı saat 12:00'de bittikten sonra Olympiakos'un 13:00'de geleceği bilgisini aldık. Olympiakos maç günlerindeki idmanlarını basına açmıyor. Canlı bağlantımızı nasıl olsa takım gelmeden bitiririz diye düşünerek parke üzerinde kaldık ama yanıldık. Olympiakos erkenden salondaydı. Özellikle Spanoulis başta olmak üzere takımda çok büyük bir ciddiyet vardı.
Bağlantıyı bitirdikten sonra Murat Murathanoğlu yine ders çalışmak için otele dönerken biz kameramızı alıp Pire sokaklarında çekime çıktık. Marinada çekim yasaktı. İnanılmaz lüks yatların çapa attığı marinaya bakınca muhteşem bir zenginlik var. Fakat sadece marinada. Öğle saatlerinde sahil şeridindeki restoranlar boştu. Pire'de çoğu dükkan kepenk kapatmıştı. Yunanistan'ın işsizlik oranı %35. Başkent Atina'da problem bu kadar göze batmıyor. Ancak bu sıkıntı Pire'de hissedilir derecedeydi. Sokaklarda fazla insan yoktu ve aradığımızı pek bulamadık.
Tekrar salona geldik ve artık maç saatini beklemeye başladık. Salonda Murat Murathanoğlu'nun gözünden kaçmayan önemli bir detay vardı. Tavana baktığınızda aynı Panathinaikos'un salonunda olduğu gibi şampiyonluk flamaları yanyana dizilmiş vaziyette. Tüm flamalarda şampiyonluklar ve yılları yazıyor. Bir tanesinin içeriğine ise farklı bir şekilde yer verilmiş. 2012 yılında İstanbul'da Euroleague şampiyonluğuna uzanan Olympiakos diğer tüm flamalarda İngilizce kelimeler kullanırken 2012 şampiyonluğunun olduğu flamada bilgiler tamamen yunan alfabesi ile yazılmıştı. Şehir bilgisi olarak İstanbul değil, Konstantinopolis yazıyordu. Yorumu sizlere bırakıyorum...
![](http://media04.ligtv.com.tr/img/news/2017/4/20/original/resim.jpg)
Anadolu Efes bugün istediği gibi bir oyun ortaya koyamadı. Olympiakos 18 hücum ribaundu alırken Efesi' kendi silahıyla vurmuş oldu. Bu sezon 84 sayı ortalamayla oynayan Anadolu Efes, Pire'de oynadığı iki maçta ortalama 69 sayı bulabildi. Deplasmanda 90 sayı yiyerek Olympiakos gibi bir takıma karşı galip gelemezsiniz. İkinci maçta savunma anlayışının fazlasıyla değişmesi gerekiyor. Çünkü baskı azalmayacak. Maçtan hiç kopmayan ve oyun içerisinde sürekli doğru reaksiyon veren bir taraftar var. Anadolu Efes'in sadece Olimpiakos takımına karşı değil taraftara karşı da üstünlük kurması lazım. Seri beş maç üzerinden ve sadece ilk maç kaybedildi...
Yunanistan'da bayrak koşusu devam ederken sopa değişimi sonrası Fenerbahçe'ye dönüyoruz. Murat Murathanoğlu ve Murat Didin İstanbul ekibine katılırken Atina'da kalan iki maçta İsmail Şenol ve Yiğiter Uluğ ile birlikte olacağız.
Bayrak koşusu devam ederken demiştik... Kademeli olarak hız arttırmak ve finish çizgisine yaklaşmak için önemli bir gün olacak. Playoff yolunda 2 sezondur maç kaybetmeyen Fenerbahçe, bu başarıyı tekrarlamak adına, kendi seyircisinin önüne dönmeden önce Atina'da bir galibiyet daha alabilecek mi? İzleyip hep birlikte göreceğiz.'