Bu sezon Beşiktaş’ın 2 önemli eksiği var:
1- Kendisine denk güçte takımlarla oynarken tüm oyuncular %100 motive oluyor ancak dün geceki gibi denk güçte olmayan rakiplere karşı oyuncuların bazıları %10 bile motive olamıyor!
2- Golü bulur bulmaz geriye yaslanıyor.
Bu yüzden de Beşiktaşlı bir türlü arkasına yaslanıp rahat bir maç izleyemiyor. Tribünde ruhunu ısıtmak için yeni bestelere imza atıyor. Ancak o “İnönü Senfoni Orkestrası” bestelerine rağmen bazı oyuncular sanki “playstation’da kolasına maç yapıyorlarmış gibi umursamaz tavırlar”ına devam ediyorlar.
Kast ettiğim isimleri oyunun asıl sahibi taraftarlar tartışsın! Ben sayfadaki yerimi dün geceki soğuk havada biraz olsun siyah-beyaz futbol yüreğini ısıtan iki zanaatkârın hakkını vermek için kullanayım!
Sıkılan sıkılsın ama ben Ernst’in futboluna doyamıyorum, doyamayacağım da! Fenerbahçe maçındaki ilk golde olduğu gibi dün gece de Hilbert’in golünde Ernst’in “pozisyon alma” ve “taktik akılla hırsı birleştirme” konusunda sergilediği “futbol zanaatı” gelecekte Beşiktaş formasını giymek isteyen tüm gençlere ilham kaynağı niteliğindeydi! Belli ki genç Veli, Ernst’i kendisine örnek alıyor. Takım topu kazandığı anda Veli en verimli pası verebilecek hamleyi yaparken Cruyff’un kulaklarını çınlatıyor: “Futbol basit bir oyundur, zor olan onu basit oynamaktır!”
TRİBÜNLER DOLMUYOR!
Hilbert, Egemen ve Sivok en kötü günlerinde bile hiç gocunmayıp top toplayıcı olarak bile bu takıma hizmet edebilecek kadar forma aşkıyla oynuyorlar. Dün, gününde olmayan Necip’in de iyi niyetinden kimsenin şüphesi yok. Ancak Carvalhal’ın “4-3-25 metre boşluk-3” taktiğinde belli ki Necip’in de kafası karışıyor, öndeki 3’lünün hangi birinin kademesine gireceğini bilemeyip en verimli olabileceği bölgelerden uzak oynamak zorunda kalıyor. Tabii Fernandes ya da Guti gibi oyunu enlemesine açıp orta sahaya “aktif dinlenme fırsatı” tanıyacak tipte bir oyuncunun yokluğu Veli ve Ernst’i bile bir yerden sonra yoruyor. O zaman da Beşiktaş oyundan düşüyor.
Neyse ki dün gece Mahmut’un yaptığı gibi rakibin beklenmedik hatası geceyi kurtarıyor. Fakat uzun vadede gelecek ipotek ettiriliyor. “Halkın sesi Allah’ın sesidir” derler ya. Halka kulak verelim: “Tribünler dolmuyor, yönetim uyuyor!”
4-3-25 metre boşluk-3
31 Ekim 2011 10:56