SON haftalarda Beşiktaş sadece kazanmakla kalmayıp oynadığı futbol, attığı şık gollerle keyif veriyordu. Maçı izleyenler Beşiktaş’tan yine 3 puan, yine güzel goller, yine iyi futbol bekliyorlardı. Ama Beşiktaş bu beklentilerin hepsini boşa çıkarttı. Ne güzel futbol ne de süper goller.. Hiçbiri yoktu.
BU futbolla da bu beklentiler içinde olmak hayal perestlikten öteye geçmezdi. Bir takımda en fazla 2 kişi kötü oynarsa, diğerleri bu yükün altından kalkabilir. Ama dün Beşiktaş’ta kötü oynayanların sayısı çok fazlaydı. Kimler mi? Fernandes, Veli, Necip, Ernst, tek golün sahibi olmasına rağmen Mustafa. Almeida’yı bunların arasına bile sokmuyorum. Karada, havada, denizde hiçbir etkinliği yoktu. Bana göre Mustafa’yı da bozdu. Necip’in, Veli’nin hırsına mücadelesine şapka çıkarıyorum. Ama yetmez kardeşim. Sadece mücadele edip, koşmak yetmez. Biraz da etkili olmak lazım. Aralara, şöyle gollük pas bırakın. Ne bileyim en az 34 gollük şut atın.
EN İYİSİ CENK’Tİ
FERNANDES gereksiz çalım deneyip kaptırdığı toplarla hem Beşiktaş’ın dengesini bozdu, hem de atakları başlamadan bitirdi. Carlos’un neden Holosko ile başlamadığını da çok merak ediyorum. Tamam Veli çok koşup mücadele ediyor. Sende Veli gibi bunları yapan oyuncun var. Başla Holosko’yla hem rakibi bunaltsın hem de iş bitirsin. Takımın en iyisinin Cenk olduğunu söylersem herhalde abartmış olmam.
KAĞIT üzerinde Beşiktaş mutlak favoriydi. Bir kez daha gördük ki futbol kağıt üzerinde değil çimler üzerinde oynanıyor. İstanbul BŞ’yi gösterdiği mücadeleden tebrik ederim.. Beşiktaş’tan çok pozisyona girdiler. ‘3 puana kim yakındı?’ derseniz ‘İstanbul BŞ’ derim. Bu arada mükemmel oynayan Doka’yı da seyretmeye doyamadım.
1 puan çok bile
12 Aralık 2011 11:00